Ebu Mihcen (ra)

 

Ebû Mihcen Abdullah b. Habîb b. Amr es-Sekafî
(ö. 30/650)
Şair sahâbî.
Taif'lidir (Sakif)
Adı : Amr
Babası : Habib

Hem Câhiliye döneminde hem de İslâmî devirde yaşadığı için muhadramûn dan sayılmaktadır.
Müslüman olmadan önceki hayatı bilinmemekte, ancak Hz. Peygamber’in Tâif’i muhasarası (8/630) boyunca Tâif Kalesi’nin üzerinde bekleyerek müslümanları sürekli rahatsız ettiği, bu sırada attığı bir okla Hz. Ebû Bekir’in oğlu Abdullah’ı yaraladığı ve Abdullah’ın bu yara sebebiyle 11 (632-33) yılında vefat ettiği rivayet edilmektedir.
Taif kuşatmasındaki sahne Ashabdan Ebu Bürde'nin bildirdiğine göre; insanların veya kabilelerin Peygamberimiz Aleyhisselama karşı en kinlisi ve hınçlısı Sakîflerle Benî Hanifeler idi.
Ebu Mıhcan, Taif kalesinin üzerinde dikilerek, Müslümanlara: "Ey Muhammed'in köleleri!
Siz vallahi şimdiye kadar bizden başka iyi çarpışan kimselerle karşılaş­madınız ve en kötü bir yerde de tutulup kalmadınız!
Sizler, umduğunuz şeylere eremeden dönüp gideceksiniz!
Bizler çok katıyız ve katı kalbliyiz!
Bizim babalarımız da, katı ve katı kalbli idiler!
Vallahi, bizim size teslim olacak, boyun eğecek kabilemiz yok!
Taif'i sağlam ve sarp bir kale yapmışızdır !" diyerek bağırdı.
Hz. Ömer: "Ey İbn Habib!
Sen bu deliğinden çıkıncaya kadar, geçimliklerini kesmeye devam edeceğiz! Sen ancak er geç deliğinden çıkacak bir tilki gibisindir!" dedi
Ebu Mıhcan: "Ey İbn Hattab!
Siz üzüm asmalarını keserseniz, su ve toprak ile onlar tekrar meydana gelmez mi?" dedi.
Hz. Ömer: "Sen suyun ve toprağın yanına gitmeye güç yetiremeyeceksin ki!
Sen içeride ölünceye kadar, biz senin deliğinin kapısından ayrılmayacağız" dedi.
Tâif Muhasarası’ndan bir yıl sonra ramazan ayında Sakif heyetiyle Medine’ye gitmiş, onlarla birlikte müslüman olmuş ve zaman zaman Hz. Peygamber’le beraber bulunmuştur.
Müslüman olmadan önceki içki alışkanlığını İslâmiyet’i benimsedikten sonra da devam ettiren Ebû Mihcen Hz. Ömer tarafından defalarca cezalandırılmış, içkiyi bırakmaması sebebiyle bir adaya sürülmüştür.
Ancak oraya giderken muhafızların elinden kaçmış, o sırada İranlılar’a karşı Kādisiye’de savaşan Sa‘d b. Ebû Vakkas’ın yanına gitmiş, Sa‘d da onu Hz. Ömer’in emriyle sarayda hapsetmiştir.
Kādisiye Savaşı bütün şiddetiyle devam ederken muharebeye katılamadığı için çok üzüldü
Serbest kalınca da İslâm süvarilerinin en önünde yer aldı.
Kahramanca çarpışmasıyla İranlılar’ın yenilmesinde büyük rol oynadı.
Yüzünü kapattığı için tanınmayan Ebû Mihcen savaştan sonra saraya döndü ve hapse girmek üzere teslim oldu.
Kılıç kullanma tarzından onun Ebû Mihcen olduğundan şüphelenen, fakat kaçmış olacağına ihtimal vermeyen Sa‘d b. Ebû Vakkas daha sonra anlamış ve onun cezasını uygulamaktan vazgeçti ve kendisini serbest bıraktı.
Bunun üzerine Ebû Mihcen artık şarap içmeyeceğine ve ahlâka aykırı şiirler söylemeyeceğine dair söz verdi.
Hz. Osman’ın hilâfeti devrinde İran taraflarında yapılan bir savaş sırasında vefat etti.


Sahabe Efendilerimiz Radıyallâhü Anh
 

 A  B
 C  D
 E  F
 H  İ
 K  M
 N  O
 R  S
 T  U
 V  Z


 
 
visitor counter
 
Bugün 105 ziyaretçi (112 klik) kişi burdaydı!

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol